Aktüerya Hakkında Yargıtay Kararları
T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/7127
K. 2012/7820
T. 14.6.2012
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Davacıların Yapılan Ödemeyi Kabul Ettiği Ancak Tarafların Tazminat Tutarı Konusunda Mutabık Kalmadıkları – Sigorta Şirketinin Daha Önce Hesaplamayı Yaptırdığı Bilirkişi Dışında Aktüerya Alanında Uzman Bilirkişiden Rapor Alınacağı )
• AKTÜERYA ALANINDA UZMAN BİLİRKİŞİ ( Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Talebi/Davacıların Yapılan Ödemeyi Kabul Ettiği Ancak Tarafların Tazminat Tutarı Konusunda Mutabık Kalmadıkları – Sigorta Şirketinin Daha Önce Hesaplamayı Yaptırdığı Bilirkişi Uzman Bilirkişiden Rapor Alınacağı )
• TAZMİNAT KONUSUNDA TARAFLARIN ANLAŞAMAMASI ( Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Talebi – Sigorta Şirketinin Daha Önce Hesaplamayı Yaptırdığı Bilirkişi Dışında Aktüerya Alanında Uzman Bilirkişiden Rapor Alınması Gereği )
818/m.45, 47
ÖZET : Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacılar dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine ihbarda bulunmuşlar ve davalı sigorta şirketi bir bilirkişiye destekten yoksun kalma tazminatı hesaplatarak davacılara ödeme yapmıştır. Davacılar ödemeyi kabul etmiş ancak tazminat tutarı konusunda mutabık kalmadıklarını da ibranamede belirtmişlerdir. Bu durumda tazminat tutarı noktasında davacılar ile davalı arasında bir uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı anne ve baba için farazi destekleri olan olan müşterek çocuklarının ölümü nedeni ile uğrayacakları zararın belirlenmesi için davalı sigorta şirketinin daha önce hesaplamayı yaptırdığı bilirkişi dışında aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, daha önceki hesaplamayı yapan bilirkişiden rapor alınmak suretiyle hüküm kurulması isabetsizdir.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, davalıların işleteni sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın neden olduğu kaza sonucunda müvekkillerinin desteğinin hayatını kaybettiğini ileri sürerek, toplam 30.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve 300.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne davacı B. için 4.465,82 TL, davacı Sema için 4.825,81 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan, toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacılar dava açılmadan önce davalı sigorta şirketine ihbarda bulunmuşlar ve davalı sigorta şirketi bir bilirkişiye destekten yoksun kalma tazminatı hesaplatarak davacılara ödeme yapmıştır. Davacılar ödemeyi kabul etmiş ancak tazminat tutarı konusunda mutabık kalmadıklarını da ibranamede belirtmişlerdir. Bu durumda tazminat tutarı noktasında davacılar ile davalı arasında bir uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı anne ve baba için farazi destekleri olan olan müşterek çocuklarının ölümü nedeni ile uğrayacakları zararın belirlenmesi için davalı sigorta şirketinin daha önce hesaplamayı yaptırdığı bilirkişi dışında aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, daha önceki hesaplamayı yapan bilirkişiden rapor alınmak suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 14.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/5554
K. 2012/6222
T. 15.5.2012
• TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Tahsilde Tekerrür Olmamak Kaydı İle Aktüerya Bilirkişisinin Hesapladığı Gerçek Destek Zararı Miktarının Tamamına Hükmedilmesi Gerektiği )
• AKTÜERYA BİLİRKİŞİSİ ( Trafik Kazasından Kaynaklanan Destekten Yoksun Kalma Tazminatı – Tahsilde Tekerrür Olmamak Kaydı İle Aktüerya Bilirkişisinin Hesapladığı Gerçek Destek Zararı Miktarının Tamamına Hükmedilmesi Gerektiği )
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Trafik Kazasından Kaynaklanan – Tahsilde Tekerrür Olmamak Kaydı İle Aktüerya Bilirkişisinin Hesapladığı Gerçek Destek Zararı Miktarının Tamamına Hükmedilmesi Gerektiği )
• MADDİ TAZMİNAT ( Aynı Kazadan Dolayı Farklı Davalılar Aleyhine Açılan Davada Hükmedilen Maddi Tazminatın Mahsubu İle Bakiye Miktara Hükmedilmesinin İsabetli Olmadığı )
818/m.41
ÖZET : Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aktüerya bilirkişisinin hesapladığı gerçek destek zararı miktarının tamamına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde aynı kazadan dolayı farklı davalılar aleyhine açılan davada hükmedilen maddi tazminatın mahsubu ile bakiye miktara hükmedilmesi isabetli değildir.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalı tarafa zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteklerinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 13.511,10 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; daha önce aracın sürücü ile işleteni aleyhine açılan davada hükmedilen 2.000 TL’nin destekten yoksun kalma zararından mahsubu ile davanın kısmen kabulüne ve 11.511,10 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aktüerya bilirkişisinin hesapladığı gerçek destek zararı miktarının tamamına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde aynı kazadan dolayı farklı davalılar aleyhine açılan davada hükmedilen 2.000 TL maddi tazminatın mahsubu ile bakiye miktara hükmedilmesi isabetli değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 15.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/8310
K. 2006/8820
T. 18.9.2006
• HAYAT SİGORTA SÖZLEŞMESİ ( Alacağın Tahsili – Sigorta Murakabe Kanunu Gibi Yasalara Dayanarak Çıkartılan Yönetmelik ve Sigorta Murakabe Kurulu Tebliğleri İle Tarifeleri Dikkate Alınarak Bir Aktüerya Hesabı Yapılması Gerektiği )
• SİGORTA MURAKABE KANUNU ( Gibi Yasalara Dayanarak Çıkartılan Yönetmelik ve Sigorta Murakabe Kurulu Tebliğleri İle Tarifeleri Dikkate Alınarak Bir Aktüerya Hesabı Yapılması Gerektiği – Hayat Sigorta Sözleşmesine Dayalı Alacağın Tahsili )
• AKTÜERYA HESABI ( Sigorta Murakabe Kanunu Gibi Yasalara Dayanarak Çıkartılan Yönetmelik ve Sigorta Murakabe Kurulu Tebliğleri İle Tarifeleri Dikkate Alınarak Yapılması Gerektiği – Hayat Sigorta Sözleşmesi )
ÖZET : Dava, hayat sigorta sözleşmesine dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir. Bu tür uyuşmazlıkların çözümünde TTK. hükümleri dışında Sigorta Murakabe Kanunu, bu yasalara dayanarak çıkartılan yönetmelik ve Sigorta Murakabe Kurulu Tebliğleri ile Tarifeleri dikkate alınarak bir aktüerya hesabı yapılması gerekli olup davalı sigortacı kayıtları üzerinde bu sahada uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulunca yaptırılacak inceleme ile sağlıklı bir sonuca varılması mümkündür.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada Giresun 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21.12.2004 tarih ve 2003/141-2004/697 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davalı şirkete hayat sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan müvekkiline ( 2.069.912.000 ) TL. süre sonu alacağı olduğunun bildirildiğini, her yıl %100 prim artıran müvekkilinin alacağının çok daha fazla olduğunu ileri sürerek, müvekkiline ödenmesi gereken bedelin tespitini ve davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili tarafından davacıya, anılan meblağ kadar ödemede bulunulduğunu, bu ödemenin Hazine Müsteşarlığı’nca onaylanan teknik esaslara uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının talep edebileceği meblağın ( 2.069.912.000 ) TL. olduğu, bu meblağın kendisine ödendiğinin davacı tarafından kabul edildiği gerekçesiyle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı temyiz etmiştir.
Dava, hayat sigorta sözleşmesine dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı, yıllık %50 artan ücretli, %95 kar paylı hayat sigortası yaptırmış ve poliçe gereği süre sonu tazminatı almaya hak kazanmıştır. Davalı ise, davacı tarafından ödenen primlere göre anılan meblağ kadar ödeme yaptığını, davacıya daha fazla bir meblağın ödenmesinin mümkün olmayacağını savunmaktadır.
Bu tür uyuşmazlıkların çözümünde TTK. hükümleri dışında Sigorta Murakabe Kanunu, bu yasalara dayanarak çıkartılan yönetmelik ve Sigorta Murakabe Kurulu Tebliğleri ile Tarifeleri dikkate alınarak bir aktüerya hesabı yapılması gerekli olup davalı sigortacı kayıtları üzerinde bu sahada uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulunca yaptırılacak inceleme ile sağlıklı bir sonuca varılması mümkündür. Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişiler ise, bu hususlarda görüş bildirmeye yetkili olmadıkları gibi, düzenledikleri raporlarda da her hangi bir hesaplama yapmadan, davalı şirketçe yapılan hesaplamanın doğru olması gerektiğini bildirmekle yetinmişlerdir. Bu durum karşısında mahkemece davalı sigorta şirketinin merkezinde, yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak yaptırılacak bir bilirkişi incelemesi ile tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmeden, dosya üzerinde yapılan yetersiz bilirkişi incelemesi sonucu alınan rapora itibar edilerek, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18.09.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2012/5549
K. 2012/6167
T. 15.5.2012
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Bilirkişi Tarafından Tazminatın Hesaplanmasında Esas Alınacak Hususlar Belirtilerek Aktüerya Konusunda Uzman Bilirkişiden Denetime Açık Rapor Alınarak Karar Verilmesi Gerektiği )
• AKTÜERYA RAPORU ( Destekten Yoksun Kalma Tazminatı – Destek Zararlarının Hesaplanması İçin Alınan Aktüerya Raporunda Davacıların Bakiye Ömür Süreleri Bilinmeyen Dönem Hesap Yöntemi Gibi Hususlar Yargıtay’ın Yerleşik Kararlarına Uygun Olmadığı )
• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ( Destekten Yoksun Kalma Tazminatı – Tazminatın Hesaplanmasında Esas Alınacak Hususlar Belirtilerek Aktüerya Konusunda Uzman Bilirkişiden Denetime Açık Rapor Alınarak Karar Verilmesi Gerektiği )
• TAZMİNATIN HESAPLANMASI ( Bilirkişi Tarafından Tazminatın Hesaplanmasında Esas Alınacak Hususlar Belirtilerek Aktüerya Konusunda Uzman Bilirkişiden Denetime Açık Rapor Alınarak Karar Verilmesi Gerektiği – Destekten Yoksun Kalma Tazminatı )
818/m.45
ÖZET : Dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davacıların destek zararlarının hesaplanması için alınan aktüerya raporunda davacıların bakiye ömür süreleri, bilinmeyen dönem hesap yöntemi gibi hususlar Yargıtay’ın yerleşik kararlarına uygun olmadığı gibi rapor denetime de açık değildir. Mahkemece bilirkişi tarafından tazminatın hesaplanmasında esas alınacak hususlar belirtilerek aktüerya konusunda uzman bilirkişiden Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına uygun, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak karar verilmesi gerekirken aktüerya konusunda ne şekilde uzman olduğu belirtilmeyen yetersiz ve denetime uygun olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması doğru değildir.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, davalıların maliki ,sürücüsü ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısı olduğu aracın davacılar murislerinin yolcu olarak bulunduğu araca çarpması nedeniyle davacılar Mustafa ve Semiha’nın çocukları Mehmet ve Yasemin’in öldüğünü, Semiha’nın yaralandığını, yine Semiha ve diğer davacıların murisi olan F. A.’in öldüğünü belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000 TL. maddi 5.000 TL. manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacılar Mustafa ve Semiha vekili ıslah dilekçesi ile 94.280 TL. maddi tazminatın tahsili için ıslah etmiştir.
Davacılar vekili Mustafa ve Semiha yönünden davalılar İ… Y…Ltd. şti ve A. Ç. hakkında açtıkları davadan ve manevi tazminat talebinden vazgeçtiklerini, destekten yoksun kalma tazminatı talepleri olduğunu beyan etmiştir.
Diğer davacılar vekili davasını takip etmemiştir.
Davalılar ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacılar Semiha ve Mustafa’nın davalılar İ… Y… Ltd. Şti. ve A. Ç. hakkında açtıkları davanın vazgeçme nedeniyle reddine, diğer davacıların davasının HUMK.nun 409.maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, davalı Koç Allianz Sigorta A.Ş. yönünden davacı Mustafa için 38.909,52 TL. Semiha için 50.000 TL. maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davacıların destek zararlarının hesaplanması için alınan aktüerya raporunda davacıların bakiye ömür süreleri, bilinmeyen dönem hesap yöntemi gibi hususlar Yargıtay’ın yerleşik kararlarına uygun olmadığı gibi rapor denetime de açık değildir. Mahkemece bilirkişi tarafından tazminatın hesaplanmasında esas alınacak hususlar belirtilerek aktüerya konusunda uzman bilirkişiden Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına uygun, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak karar verilmesi gerekirken aktüerya konusunda ne şekilde uzman olduğu belirtilmeyen yetersiz ve denetime uygun olmayan bilirkişi raporuna göre karar verilmiş olması doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı sigorta şirketine geri verilmesine, 15.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.