Ayıplı İş Hakkında Yargıtay Kararları
T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/2040
K. 2003/5009
T. 27.10.2003
• EKSİK İŞLER BEDELİ ( Alacağın Muaccel Olduğu Teslim Tarihinden İtibaren Beş Yıl İçinde İstenebileceği )
• ZAMANAŞIMI ( Eksik İşler Bedeli – Teslim Tarihinden İtibaren Beş Yıl İçinde İstenebileceği )
• AYIPLI İŞ ( İş Sahibinin Ayıba Vakıf Olur Olmaz Yükleniciyi Haberdar Etmesi Gereği )
818/m. 126/4, 128, 362
ÖZET : Yapılan şeydeki ayıplar sonradan meydana çıkmışsa, iş sahibinin bunlara vakıf olup yükleniciyi haberdar etmesi gerekir. Aksi takdirde eser bu ayıplar bakımından da onaylanarak kabul edilmiş sayılır. Somut olayda, ayıplı işler bakımından iş sahibi sorumluluktan kurtulmuştur. Davacıların ayıplı işlere değinen talepleri, bu nedenle red olunmalıdır.
Ayrıca davacılar zamanaşımı süresi içerisinde eksik işler bedelini isteyebilir. Buradaki zamanaşımı süresi BK.nun 126/4.maddesince 5 yıldır. Aynı Yasanın 128.maddesi uyarınca da zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihte yani, teslim tarihinde başlar.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar Ayşe vs. vekili ile davalı M A.Ş. vekili geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dosya kapsamından teslimin 1994 ve en geç 1995 yıllarında yapıldığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporunda saptanarak, mahkemece hüküm altına alınan istek kalemleri ise yapıdaki ayıp ve eksik işler nedeniyledir. Davacılar tarafından teslimden sonra 10.10.1995 tarihinde delil tespiti yaptırılmış, davacılar eksik ve ayıplı işleri en geç bu dosyaya verilen 26.10.1995 günlü bilirkişi raporuyla öğrenmiştir. Mevcut dava ise bu tarihten çok sonra 11.12.2000 tarihinde açılmıştır. BK.nın 362/son maddesi hükmünce yapılan şeydeki ayıplar sonradan meydana çıkmışsa, iş sahibinin bunlara vakıf olup yükleniciyi haberdar etmesi gerekir. Aksi takdirde eser bu ayıplar bakımından da onaylanarak kabul edilmiş sayılır. Davacıların 7.7.1999 tarihinde davalıya gönderdiği ihtarı da bu sonucu değiştirmez. Dolayısıyla somut olayda, ayıplı işler bakımından iş sahibi sorumluluktan kurtulmuştur. Davacıların ayıplı işlere değinen talepleri, bu nedenle red olunmalıdır.
Davacıların eksik işlerle ilgili istemlerine yönelik mahkemenin kısmen kabulüne dair hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; yukarıdaki bendde vurgulandığı şekilde teslim 1994 ve 1995 yılı içerisinde yapılmıştır. Kural olarak davacılar zamanaşımı süresi içerisinde eksik işler bedelini isteyebilir. Buradaki zamanaşımı süresi BK.nun 126/4.maddesince 5 yıldır. Aynı Yasanın 128.maddesi uyarınca da zamanaşımı alacağın muaccel olduğu tarihte yani, teslim tarihinde başlar. Dava 11.12.2000 tarihinde açıldığına göre olayda zamanaşımı süresi gerçekleşmiştir. Davacıların eksik işler bedeli ile ilgili istemleri de bu nedenle red olunmalıdır. Mahkemece bütün bu yönler bir yana bırakılarak, davanın yazılı biçimde kabulü doğru olmadığından, karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 275.000.000 lira duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 27.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/7453
K. 2011/1394
T. 8.3.2011
• İTİRAZIN İPTALİ ( Bakiye İş Bedelinin Tahsili – Ayıplı İşlerin Ortaya Çıktığı Tarihe Ayıpların Giderilmesi İçin Gerekli Makul Süre Eklenerek Bulunacak Tarih İtibariyle Giderilmesi İçin Gerekli Masraflar Bilirkişiye Hesaplattırılarak Bakiye İş Bedelinden Mahsup Edilmesi Gerektiği )
• BAKİYE İŞ BEDELİNİN TAHSİLİ ( Ayıplı İşlerin Ortaya Çıktığı Tarihe Ayıpların Giderilmesi İçin Gerekli Makul Süre Eklenerek Bulunacak Tarih İtibariyle Giderilmesi İçin Gerekli Masraflar Bilirkişiye Hesaplattırılarak Bakiye İş Bedelinden Mahsup Edilmesi Gerektiği )
• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ( Bakiye İş Bedelinin Tahsili – Ayıplı İşlerin Ortaya Çıktığı Tarihe Ayıpların Giderilmesi İçin Gerekli Makul Süre Eklenerek Bulunacak Tarih İtibariyle Giderilmesi İçin Gerekli Masraflar Bilirkişiye Hesaplattırılarak Bakiye İş Bedelinden Mahsup Edilmesi Gerektiği )
• AYIPLI İŞLER (Ortaya Çıktığı Tarihe Ayıpların Giderilmesi İçin Gerekli Makul Süre Eklenerek Bulunacak Tarih İtibariyle Giderilmesi İçin Gerekli Masraflar Bilirkişiye Hesaplattırılarak Bakiye İş Bedelinden Mahsup Edilmesi Gerektiği )
818/m.360
2004/m.67
ÖZET : Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve %40 icra inkar tazminatı istemiyle açılmıştır. Davacı, icra takibinde bakiye iş bedeli ile işlemiş faiz talebinde bulunmuş, davalı takibe asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden itiraz etmiş, davaya cevabında da şartnamenin 11. maddesinde iş tamamlandıktan sonra iki yıl garanti süresi kabul edildiğini, çatıda ortaya çıkan ayıpların derhal davacıya ihbar edilmesine rağmen davacının ayıpları gidermediğini, bakiye iş bedelinin de bu sebeple ödenmediğini savunmuştur. İşin teslimine dair düzenlenen tutanaktan sonra ayıpların ortaya çıktığı, buna ilişkin olarak tutanak düzenlendiği ve gizli ayıp niteliğinde olan ayıplar süresinde davacıya ihbar edildiği halde davacı tarafından giderilmediği, düzenlenen tutanak içeriği ve tanık beyanlarından anlaşıldığından ayıplı işlerin ortaya çıktığı tarihe ayıpların giderilmesi için gerekli makul süre eklenerek bulunacak tarih itibariyle giderilmesi için gerekli masraflar bilirkişiye hesaplattırılarak bakiye iş bedelinden mahsup edilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi ve takip tarihinden önce temerrüt oluşmadığından davacının işlemiş faiz talebinin tamamen reddi gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükümün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve %40 icra inkar tazminatı istemiyle açılmış, mahkemece, davanın kabulüne, takibin 5.100,00 TL asıl alacak, 373,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.473,57 TL üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- )Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı yüklenici vekilinin tüm, davalı iş sahibi vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- )Davacı, icra takibinde bakiye iş bedeli 5.100,00 TL ile 633,00 TL işlemiş faiz talebinde bulunmuş, davalı takibe asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden itiraz etmiş, davaya cevabında da şartnamenin 11. maddesinde iş tamamlandıktan sonra iki yıl garanti süresi kabul edildiğini, çatıda ortaya çıkan ayıpların derhal davacıya ihbar edilmesine rağmen davacının ayıpları gidermediğini, bakiye iş bedelinin de bu sebeple ödenmediğini savunmuştur. İşin teslimine dair düzenlenen tutanaktan sonra ayıpların ortaya çıktığı, buna ilişkin olarak 2.10.2005 tarihli tutanak düzenlendiği ve gizli ayıp niteliğinde olan ayıplar süresinde davacıya ihbar edildiği halde davacı tarafından giderilmediği, düzenlenen tutanak içeriği ve tanık beyanlarından anlaşıldığından ayıplı işlerin ortaya çıktığı tarih olan 2.10.2005 tarihine ayıpların giderilmesi için gerekli makul süre eklenerek bulunacak tarih itibariyle giderilmesi için gerekli masraflar bilirkişiye hesaplattırılarak bakiye iş bedeli 5.100,00 TL’den mahsup edilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi ve takip tarihinden önce temerrüt oluşmadığından davacının işlemiş faiz talebinin tamamen reddi gerekirken 373,50 TL işlemiş faizin hüküm altına alınması doğru olmamış , kararın açıklanan sebeplerle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle davacı yüklenicinin tüm davalı iş sahibinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle hükümün temyiz eden davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, ödenen temyiz peşin harcının istenmesi halinde temyiz eden davalıya, fazla alınan temyiz peşin harcının istenmesi halinde temyiz eden davacıya iadesine, 8.3.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/6567
K. 2008/1595
T. 13.3.2008
• İŞ BEDELİNİN TAHSİLİ ( Raporlar Arasındaki Çelişki Giderilmeden ve Uyuşmazlığın Çözümüne Yetecek Nitelikte Rapor Alınmadan Davanın Kabulüne Karar Verilmesinin Doğru Olmadığı )
• AYIPLI İŞLER ( Ayıpların Niteliğine Göre İş Sahibinin Eseri Ret Hakkının Doğup Doğmadığının Bedelden İndirim Yapılmasının Gerekli Olup Olmadığının Raporlarda Değerlendirilmemesinin İsabetsiz Olduğu )
• ÇELİŞKİLİ RAPORLAR (İş Bedelinin Tahsili – Raporlar Arasındaki Çelişki Giderilmeden ve Uyuşmazlığın Çözümüne Yetecek Nitelikte Rapor Alınmadan Davanın Kabulüne Karar Verilemeyeceği)
• ESERİ RET HAKKI ( İş Bedelinin Tahsili – Ayıpların Niteliğine Göre İş Sahibinin Eseri Ret Hakkının Doğup Doğmadığının Bedelden İndirim Yapılmasının Gerekli Olup Olmadığının Raporlarda Değerlendirilmemesinin İsabetsiz Olduğu)
818/m.360
ÖZET : Dava, iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinin davalı iş sahibi şirketin itirazı üzerine durması nedeniyle itirazın iptali, icra takibinin devamı, icra-inkar tazminatı istemleriyle açılmıştır. Davanın açılmasından önce yaptırılan tespit sonucu verilen bilirkişi raporuyla, yargılama sırasında talimat yoluyla yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu arasında eserlerdeki ayıplar konusunda farklılıklar mevcuttur. Ayrıca bu ayıpların niteliğine göre iş sahibinin eseri ret hakkının doğup doğmadığının, bedelden indirim yapılmasının gerekli olup olmadığının, raporlarda değerlendirilmediği görülmektedir. Mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ve uyuşmazlığın çözümüne yetecek nitelikte rapor alınmadan davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat Mehil Özöner ile davalı vekili avukat Süeda Tugay geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinin davalı iş sahibi şirketin itirazı üzerine durması nedeniyle itirazın iptali, icra takibinin devamı, icra-inkar tazminatı istemleriyle açılmış, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki 14.05.2004 tarihli “Sipariş Onay Formu” başlıklı belge içeriğinden davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibine ait 4 adet araca frigofrik kasa ve ötektik tip soğutucular yapılması kararlaştırılmıştır. Taraflar daha sonra Isuzu marka araca kasa ve soğutucu yapımından vazgeçmişler, Ford marka araca yapılan kasa ve soğutucu yönünden herhangi bir ayıp sözkonusu olmamış, bunlar dışındaki Renault ve Mitsubishi marka araçlara yapılan kasa ve soğutucular yönünden taraflar arasında uyuşmazlık çıkmıştır. Davacı yüklenici şirket yaptığı icra takibiyle iş bedelinin tahsili isterken, davalı iş sahibi şirket ise Renault ve Mitsubishi marka araçlara yapılan kasa ve soğutucuların ayıplı olduğunu, bunların kullanılmasının mümkün olmadığını savunmuştur. Mahkemece taraflar arasındaki ilişki satım akdi gibi değerlendirilmiş, süresinde yapılmış ayıp ihbarı bulunmadığı, davacı yüklenici şirket tarafından gönderilen 2 adet faturanın davalı iş sahibi şirket defterlerinde kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyada bulunan 14.05.2004 tarihli “Sipariş Onay Formu” başlıklı belgede 1 yıl garanti kaydı bulunmaktadır. Davalı iş sahibi şirket dava konusu kasa ve soğutucuların yüklenici şirket tarafından imal edilip kendilerine tesliminden sonra, 1 yıllık süre içerisinde Renault ve Mitsubishi araçlara takılan kasa ve soğutucuların ayıplı olduğu iddiasıyla Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2004/584-529 D.İş nolu dosyasında tespit talebinde bulunmuş, bilirkişiler tarafından verilen 07.12.2004 tarihli raporu davacı yükleniciye tebliğ ettirmiştir. Bu şekliyle 1 yıllık garanti süresi içerisinde davalı iş sahibi şirket ayıp ihbarı yükümlülüğünü yerine getirmiştir. Bu nedenle mahkemenin süresinde ayıp ihbarı yapılmadığı şeklindeki değerlendirme ve gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.
Davalı iş sahibi şirket tarafından kasaların ve soğutucuların teslim alınması nedeniyle faturalar defterlerine kaydedilmiştir. Faturaların iş sahibi tarafından ticari defterlerine kaydedilmesi iş sahibinin ayıp ihbarında bulunması ve ayıp nedeniyle dava açmasına engel teşkil etmez. Bu yönüyle de davalının savunmalarının değerlendirilmesi gerekir.
Taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesi niteliğinde olduğundan, uyuşmazlığın BK.nun 355 ve devamı maddelerine göre eser sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. BK.nun 360. maddesinde kusur halinde iş sahibinin hakları düzenlenmiştir. Bu madde uyarınca Renault ve Mitsubishi marka araçlara takılan kasa ve soğutucuların değerlendirilmeleri, ayıbın kabule icbar edilemeyecek derecede olup olmadığının belirlenmesi, eserin reddi şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılması, eserin reddi şartları oluşmamışsa bedelden indiriminin gerekli olup olmadığının ve bunun miktarının belirlenmesi gerekir.
Somut olayda; davanın açılmasından önce yaptırılan tespit sonucu verilen bilirkişi raporuyla, yargılama sırasında talimat yoluyla yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu arasında eserlerdeki ayıplar konusunda farklılıklar mevcuttur. Ayrıca bu ayıpların niteliğine göre iş sahibinin eseri ret hakkının doğup doğmadığının, bedelden indirim yapılmasının gerekli olup olmadığının, raporlarda değerlendirilmediği görülmektedir. Mahkemece raporlar arasındaki çelişki giderilmeden ve uyuşmazlığın çözümüne yetecek nitelikte rapor alınmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yapılacak iş; Renault ve Mitsubishi marka araçlara takılan kasalar ve soğutucular üzerinde mümkün olduğu takdirde talimatla keşif yapılarak, seçilecek konunun uzmanı üç bilirkişiden rapor alınmak suretiyle, ayıpların iş sahibi tarafından eserin kabulünü engelleyecek nitelikte olup olmadığının, iş sahibine eserin reddi hakkını vermeyecek nitelikteyse, bedelden indirim yapılmasının gerekli olup olmadığının ve indirim miktarının belirlenmesinden, bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesinden ve sonucuna göre değerlendirme yapılıp karar oluşturulmasından, uyuşmazlığın giderilmesi yargılama yapılmasını gerektirdiğinden ve alınacak bilirkişi raporuyla sonuca varılacağından davacı tarafın şartları oluşmayan icra-inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesinden ibarettir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün temyiz eden davalı iş sahibi şirket yararına BOZULMASINA, 550,00 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalı iş sahibi şirkete verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 13.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/7811
K. 2007/2041
T. 2.4.2007
• ESER SÖZLEŞMESİ ( Ayıplı İş Nedeniyle Onarım Bedelinin Tahsili – Ticari Alacağa Uygulanması İstenen %48 Oranında Faizin Yasal Faizden Yüksek Olduğu Gözetilerek Alacağa Yasal Faiz Yerine Avans Faiz Uygulanması Gereği )
• AYIPLI İŞ NEDENİYLE ONARIM BEDELİNİN TAHSİLİ ( Ticari İş – Avans Faizi Talep Edildiği Halde Yasal Faize Hükmedilmesinin Hatalı Olduğu )
• AVANS FAİZİ ( Ticari İşe Talep Edilen %48 Oranındaki Faiz Oranının Yasal Faiz Olmadığı Avans Faizi Olduğunun Kabulü Gereği )
818/m. 355
6762/m. 9
ÖZET : Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı iş nedeniyle onarım bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Davalının temerrüdünün gerçekleştiği bu tarihten itibaren kabul edilen alacağa işin ticari ve temerrüt tarihine göre talep edilen %48 oranı yasal faiz oranından fazla olup avans faizi istendiği kabul edilerek değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına karar verilmesi gerekirken temerrüde esas teşkil etmeyen tarihten başlatılarak oranı belirtilmeksizin temerrüt faizi yürütülmesi doğru olmamıştır.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı iş nedeniyle onarım bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Davacının tahsil istemini içeren 01.08.2005 tarihli ihtarnamesine 05.08.2005 tarihli cevabi ihtarname ile karşı çıkmış olduğundan davalı bu tarih itibari ile temerrüde düşmüştür. Davalının temerrüdünün gerçekleştiği bu tarihten itibaren kabul edilen alacağa işin ticari ve temerrüt tarihine göre talep edilen %48 oranı yasal faiz oranından fazla olup avans faizi istendiği kabul edilerek değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına karar verilmesi gerekirken temerrüde esas teşkil etmeyen tarihten başlatılarak oranı belirtilmeksizin temerrüt faizi yürütülmesi doğru olmamıştır. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. Ne var ki düşülen bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK.nun 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ : Yukarıda ( 1. ) bentte yazılı nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2. ) bent uyarınca kabulü ile mahkeme kararının hüküm kısmı birinci fıkrasındaki “11.10.2004 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt” cümlesinin karar metninden çıkartılmasına, yerine “05.08.2005 temerrüt tarihinden itibaren %48 oranını aşmamak koşuluyla değişen oranlarda avans” cümlesinin yazılmasına ve kararın değişik bu şekli ile düzeltilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 230,80 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 02.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.