İSTANBUL … İŞ MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE
DOSYA NO: 2013/………..Esas
(Beyan Sunan)
DAVALI :
VEKİLİ : Av. Arif BALTACI
DAVACI :
VEKİLİ :
KONU : Bilirkişi Raporuna karşı beyanlarımızın sunulmasıdır.
AÇIKLAMALAR
1- Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere ikramiye ödenip ödenmemesi hususu iş sözleşmesi ile tamamen davalı müvekkil şirketin ihtiyarına bırakılmış bir husustur. İkramiye ödemelerinin süreklilik arz edeceğine dair hiçbir kayıt ve zorunluluk bulunmamaktadır. İkramiye ödemeleri dönemsel olarak alışılagelmiş şekilde ödenmemekte dönem bazlı olmadan kişi performansına göre müvekkil şirket keyfiyetiyle ödenmektedir.
2- Davacı …………………….. tarihinde işe başlamıştır ve ………………. tarihli yazı ile ikramiye uygulamasına son verilmiş olup, müvekkil şirket ile ……………..A.Ş firması birleşince, iki şirket arasındaki uygulama farklılıklarını ve ücret dengesizliklerini ortadan kaldırmak, eşit işe eşit ücret ilkesini uygulayabilmek için her yıl başında verilen birer maaş ikramiyeler ……………….. yılı sonunda maaşa ilave edilmiş ve buna ilaveten de ücret zammı yapılarak ikramiye ödenmesi uygulanmasına son verilmiştir.
3- Bilirkişi raporunda “dosya arasına sunulan ücret bordroları …………….. tarihi itibariyle olup bu tarihten önce davacıya ödenen ücretleri varsa ikramiyeleri gösterir deliller dosyada yoktur. Yine dosyadaki ücret bordrolarında ikramiye adı altında ne bir sütun ne de tahakkuk bulunmaktadır” denilmiş, ardından ise “Taraf beyanları ve hizmet sözleşmesi düzenlemesine göre de uygulanmakta olan ikramiye ödemeleri Haziran ve Aralık ayıdır. Dolayısıyla davacıya ………………… tarihinden önce ikramiye ödenmesi durumu da yoktur” ifadesine yer verilmiştir. Davalı müvekkil tarafından …………….. tarihli yazı ile ikramiye uygulaması kaldırılmıştır. Davacı …………………. tarihinde işe girmiştir. Bu nedenle ………………. öncesi bordroların huzurdaki dava açısından bir önemi yoktur. Ücret bordrolarında ikramiye adı altında bir sütun bulunması da mümkün değildir. Zira uygulama kaldırılmıştır.
4- Sayın Bilirkişi raporunda “…………….. yılından önce işe girip de ikramiyeden yararlanmış olan başka bir işçiye ait bordrolar dosyada bulunmadığından bu tarihten önce iş yerinde ikramiyenin maaşlara yansıtılıp yansıtılmadığına ve bu anlamda ücret seyirlerine ilişkin değerlendirmeler” yapılamadığını ifade etmiştir. ………………. öncesi işçi bordrolarında ikramiyenin maaşa yansıtılması durumu yoktur. Pek çok kez belirttiğimiz üzere bu durum işçinin de çalışmaya başladığı …………… tarihinde başlamıştır. Bu nedenle …………….. öncesi bordroların da bilirkişinin sözünü ettiği değerlendirme ile bağlantısı bulunmamaktadır.
5- Bilirkişi sayın mahkemenin kabulü ihtimaline binaen yapmış olduğu hesaplamada hangi kriterleri kullandığını belirtmemiştir. ……………. yılından dava tarihine kadar olan dönem için hesaplama yapmıştır. Davacı ikramiye uygulamasının kaldırıldığı sene çalışmaya başlamış olup, ikramiyeye hak kazanmamıştır. Asla kabul anlamına gelmemek üzere bir an için aksi kabul edilse dahi ikramiye alacakları dava tarihinden geriye doğru 5 yıl için talep edilebilir. Zamanaşımına uğramış olan dönemler için hesaplama yapılması da hatalıdır.
6- Geçtiğimiz celse dosyaya ibraz ettiğimiz, aynı konuda bir başka işçi tarafından Ankara …İş Mahkemesi 2012/……….. Esas ve 2012/……….. Karar sayılı ilamı, Yargıtay 9.HD’nin 2013/………..Esas ve 2013/……………Karar sayılı kararı ile bozulmuştur. Bozma kararında Yüksek Mahkeme;
“Uyuşmazlık ikramiye alacağı noktasında toplanmaktadır. İş yerinde uzun süre önce ikramiye ödemesinin ortadan kaldırıldığı görülmektedir. Dolayısıyla bu durum çalışma koşulu haline gelmiştir. Dairemizin en son görüşü bu doğrultuda olup, aynı iş yeri ile ilgili emsal kararlar da bu yöndedir. Davanın reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir” demek suretiyle savunmalarımızı destekleyici karar oluşturmuştur.
7- Yukarıda izah edildiği üzere İkramiyelerin kaldırılması uygulaması ……… yılından beri iş şartı haline gelmiş olup, davacının da bu uygulamaya bir itirazı söz konusu olmamıştır. Huzurdaki dava dayanaksız ve haksız çıkar sağlamaya yöneliktir. Reddi gerekmektedir.
SONUÇ ve İSTEM: davacı tarafından haksız çıkar sağlanmak için açılmış bulunan huzurdaki davada verilen bilirkişi raporu hesaplanması yöntemi açıklanmadığından, bilirkişinin hukuki konularda tespit ve açıklamaları bulunduğundan söz konusu raporun çelişkili ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına açıkça aykırı olması sebebiyle karara esas teşkil edemeyeceğinden, davacının haksız davasının reddi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yüklenmesini tensip ve görüşlerinize arz ederiz.
Davalı Vekili
Av. Arif BALTACI