İcranın Geri Bırakılması ( Tehir-i İcra Kararı )
İcranın Geri Bırakılması kavramı Türk Hukukunda son yıllarda sıkça uygulanan bir uygulamadır. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu Madde 33 te bu kavram açıklanmıştır. İcranın geri bırakılması ilam veya ilam niteliğindeki belgeler sebebiyle yapılan icra takibi sebebiyle borçlunun belirli bir teminat göstererek Yargıtay’dan icranın geri bırakılması kararı alıp icra dosyasının Yargıtay dosyası sonuçlanana kadar durdurulacağı bir yoldur.
İcranın geri bırakılması kararı alabilmek için ilk şart ilama konu dava dosyasının temyizinin “İcranın Geri Bırakılması” veya diğer adıyla “Tehir-i İcra” talepli olarak temyiz edilmesidir. Eğer yerel mahkeme tarafından verilen karar bu şekilde temyiz edilmemişse icranın geri bırakılması kararı alınamaz.
İcranın geri bırakılması işlemi uygulama da İlamlı takibin açılıp borçluya tebliğ edilmesinden sonra başlayan bir prosedürdür. Bu tebliğ işleminden sonra borçlu öncelikle icraya konu dava dosyasını İcranın Geri Bırakılması talepli olarak temyiz ettiğine dair bir derkenar alacak ve bu derkenarla birlikte icra dosyasına talep açacaktır. Sonrasında İcranın Geri Bırakılması kararını Yargıtay’dan alabilmek için dosyaya teminat sunacaktır. Bu teminat dosya borcunun toplam bedelinin üzerine yaklaşık 3 aylık faizi de eklenerek hesaplanan rakam tutarında olmaktadır. Bu rakamı borçlu nakit olarak yatırabileceği gibi banka teminat mektubu veya nakde çevrilebilecek (üzerinde herhangi bir haciz olmayan) gayrimenkul göstererek de yapabilir. Fakat unutulmamalıdır ki İcranın Geri Bırakılması kararı alabilmek için gösterilecek teminat muhakkak İcra Mahkemesi hâkiminden olur alması gerekir. Bu sebeple teminat için olur alabilecek en etkili yol nakit yada banka teminat mektubu olacaktır.
Borçlu teminat için olur aldıktan sonra icra müdürlüğüne başvurarak İcranın Geri Bırakılması kararını Yargıtay’dan getirmek üzere 60 günlük mehil vesikası alacaktır. Bu süre içerisinde Yargıtay dosyasından alınacak Tehir-i İcra kararı ile icra dosyası Yargıtay’dan dosya hakkında onama yada bozma kararı verilene kadar duracaktır. Eğer borçlu bu 60 gün süre içerisinde Yargıtay’dan İcranın Geri Bırakılması kararını getiremez ise yeniden icra dairesine başvurarak 30 günlük ek süre (mehil) talebinde bulunacaktır. İcra müdürlüğünün verdiği bu 30 günlük ek süre uzatılamaz. Borçlu bu süre içerisinde İcranın geri bırakılması kararı getirmediği takdirde alacaklı teminat olarak yatırılan bedeli icra dosyasından tahsil edebilecektir.
Borçlunun Yargıtay’dan alacağı İcranın Geri Bırakılması kararı ile icra dosyası tamamen duracak ve Yargıtay’ın ilam hakkında kararını vermesine kadar borcu tahsil amaçlı hiçbir işlem yapılamayacaktır. Yargıtay ilama konu kararı bozar ise borçlu teminat olarak yatırdığı tüm bedeli icra dairesinden geri alabilecektir. Eğer karar Yargıtay’da onanırsa bu sefer alacaklı icra dosyasına teminat olarak yatırılan bedelden borcu tahsil edecektir.
İLGİLİ KANUN MADDESİ
“ İcranın geri bırakılması
2004 Sayılı İcra İflas Kanunu Madde 33.- (Değişik: 18/2/1965 – 538/17 md.) İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re`sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.
İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re`sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir.
İcra mahkemesi, geri bırakılma talebini reddettiği takdirde borçlu ancak temyiz süresi içinde alacağı karşılayacak nakit veya icra mahkemesince kabul edilecek taşınır rehin veya esham veya tahvilat veya taşınmaz rehni yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartiyle temyiz yoluna gidebilir. Borçlunun yeter malı mahcuz ise veya borçlunun talebi üzerine temyiz süresi içinde yeter malı haczedilmişse bu fıkrada yazılı teminatı göstermeye lüzum yoktur.
Borçlu olmadığı parayı ödemek mecburiyetinde kalan borçlunun 72 nci madde mucibince istirdat davası açarak paranın geriye verilmesini istemek hakkı saklıdır. ”
Avukat Arif BALTACI