Araç Hasarı Hakkında Yargıtay Kararları
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/14051
K. 2011/8795
T. 6.6.2011
AYIPLI MAL DAVASI ( Davalı Taraftan Satın Aldığı Araçta İmalat Hatası Bulunduğu – Araç En Son Servise Bırakılmış ve Halen Serviste Olduğuna Göre Hükmedilen Miktara Aracın Servise Teslim Tarihinden İtibaren Faiz Yürütülmesi Gerektiği )
İMALAT HATASI ( Araç En Son Servise Bırakılmış ve Halen Serviste Olduğuna Göre Hükmedilen Miktara Aracın Servise Teslim Tarihinden İtibaren Faiz Yürütülmesi Gerektiği – Ayıplı Mal Davası )
ARAÇ HASARI ( Hasar Sebebiyle Aracın Uğradığı Değer Kaybının Hükmedilen Alacaktan İndirilmesi Gerektiği – Ayıplı Mal Davası )
FAİZ ( Ayıplı Mal Davası – Davalı Taraftan Satın Aldığı Araçta İmalat Hatası Bulunduğu/Araç En Son Servise Bırakılmış ve Halen Serviste Olduğuna Göre Hükmedilen Miktara Aracın Servise Teslim Tarihinden İtibaren Faiz Yürütülmesi Gerektiği )
818/m. 194,202
ÖZET: Davacının, davalı taraftan satın aldığı araçta imalat hatası bulunduğu, dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, araç en son servise bırakılmış ve halen serviste olduğuna göre, hükmedilen miktara aracın servise teslim tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, faize hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırıdır.
Dosyadaki servis fişleri incelendiğinde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, aracın hasara uğradığı ve onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Davalı taraf da, aracın kaza geçirdiğini ileri sürmüştür. Bu hususun incelenerek hasar sebebiyle aracın uğradığı değer kaybının hükmedilen alacaktan indirilmesi gerekir.
DAVA: Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükümün davacı ve davalı E… A.Ş. Otokoç A.Ş. avukatınca duruşmalı, T… A.Ş. avukatınca duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar T… Oto A.Ş. vekili E… Oto Tic. A.Ş. vekili, B… Mot. Tic. A.Ş. vekili gelmiş, davacı tarafından gelen olmadığından duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: Davacı, davalı B… A.Ş. ‘den satın aldığı araçta imalat hatası bulunduğunu, araç birçok kez yetkili servis olan diğer davalı E… Aliberti A.Ş. ‘ye götürdüğünü ileri sürerek, aracın değiştirilmesine veya rayiç bedelinin iadesine veya ödediği bedel ile kur farkından doğan zararın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, ödenen araç bedeli olan 67.942.45 TL.nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının, davalılar T… A.Ş. ile B… A.Ş. ‘nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davacının, davalı taraftan satın aldığı araçta imalat hatası bulunduğu, dosyadaki delillerden anlaşılmış olup, araç en son 3.3.2009 tarihinde servise bırakılmış ve halen serviste olduğuna göre, hükmedilen miktara aracın servise teslim tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, faize hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
3-) Davalı E… Aliberti A.Ş. uzatılmış Garanti Hizmet Sözleşmesini ithalatçı olan diğer davalı T… A.Ş. adına imzalanmıştır. Ayrıca yetkili servis olarak hizmet vermiştir. Şu halde aracın ayıplı olması sebebiyle sorumluluğu yoktur. Bu davalı hakkındaki davanın husumet sebebiyle reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
4-) Dosyadaki servis fişleri incelendiğinde, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, aracın 12.6.2006 ve 24.9.2007 tarihinde hasara uğradığı ve onarım gördüğü anlaşılmaktadır. Davalı taraf da, aracın kaza geçirdiğini ileri sürmüştür. Bu hususun incelenerek hasar sebebiyle aracın uğradığı değer kaybının hükmedilen alacaktan indirilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi bozma nedenidir.
SONUÇ: Birinci bentte açıklanan sebeplerle davacının, davalılar T… A.Ş. ve B… A.Ş. ‘nin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle temyiz edilen kararın davacı yararına, 3. bentte açıklanan sebeplerle davalı E… A.Ş. yararına, 4. bentte açıklanan sebeplerle davacılar B… A.Ş. ve T… A.Ş. yararına BOZULMASINA, 825,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin alınan 17.15 TL. temyiz harcının istenmesi halinde davacı ve davalı T… A.Ş. ‘ye iadesine, peşin alınan 1.006.45 TL temyiz harcının istenmesi halinde davalılardan E… A.Ş. ile B… Mot. ( Otokoç ) A.Ş. ‘ye iadesine, 06.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/4237
K. 2011/5476
T. 30.5.2011
TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN TAZMİNAT ( Davacı Vekilinden Talep Ettiği Tazminat Kalemleri Açıklattırılarak Araç Hasarına İlişkin Zararın Kasko Sigortasınca Karşılanıp Karşılanmadığının Araştırılması Gerektiği )
KASKO SİGORTASI ( Tazminat Kalemleri İçin Ne Miktar Talep Edildiğinin Belirtilmemesi/ Tazminat Kalemleri Açıklattırılarak Araç Hasarına İlişkin Zararın Kasko Sigortasınca Karşılanıp Karşılanmadığının Araştırılması Gerektiği – Trafik Kazası )
TAZMİNAT KALEMLERİ İÇİN NE MİKTAR TALEP EDİLDİĞİNİN BELİRTİLMEMESİ( Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat – Davacı Vekilinden Talep Ettiği Tazminat Kalemleri Açıklattırılarak Araç Hasarına İlişkin Zararın Kasko Sigortasınca Karşılanıp Karşılanmadığının Araştırılması Gerektiği )
ARAÇ HASARI ( İlişkin Zararın Kasko Sigortasınca Karşılanıp Karşılanmadığının Araştırılması Gerektiği – Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat )
1086/m.74
ÖZET: Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, hasar bedeli, değer kaybı ve araç kiralama ücretinin tahsilini istemiş, ancak hangi tazminat kalemleri için ne miktar talep ettiği açıkça belirtilmemiştir. Mahkemece, davacı vekilinden talep ettiği tazminat kalemleri açıklattırılarak, araç hasarına ilişkin zararın kasko sigortasınca karşılanıp karşılanmadığının araştırılması, değer kaybı ve araç kiralama ücreti konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
DAVA: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı E. A. vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR: Davacı vekili, müvekkiline ait araç üzerine, davalıların malik/sürücü ve trafik sigortacısı oldukları aracın tam kusurlu devrilmesi sonucu hasarlandığını, hasar bedeli, değer kaybı ve araç kiralama ücreti olarak toplam 16.703.65 TL zarar tespit edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, 6.500.00 TL’nın, yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı E. A. vekili, kusur oranını ve tazminat miktarını kabul etmediklerini, davacı aracındaki hasarın kasko sigortasınca karşılandığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı A. Sigorta A.Ş. vekili, kusur oranında ve poliçe limitiyle sorumlu olduklarını, temerrüde düşmediklerini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delilerle, benimsenen bilirkişi raporuna ve kusur durumuna göre, davanın kabulüyle 6.500.00 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı E. A. vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, hasar bedeli, değer kaybı ve araç kiralama ücreti olarak toplam 6.500.00 TL’nın tahsilini istemiş, ancak hangi tazminat kalemleri için ne miktar talep ettiği açıkça belirtilmemiştir. Davalı E. A. vekili, davacı aracındaki hasarın kendi kasko sigortacısı A… Anonim Türk Sigorta Şirketi tarafından karşılandığını savunmuştur.
Bu durumda mahkemece, davacı vekilinden talep ettiği tazminat kalemleri açıklattırılarak, araç hasarına ilişkin zararın kasko sigortasınca karşılanıp karşılanmadığının araştırılması, değer kaybı ve araç kiralama ücreti konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı E. A. vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükümün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davalı E. A.’a iadesine, 30.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/120
K. 2010/5116
T. 3.6.2010
BİLİRKİŞİ RAPORU ( Aracın Önceki Kaza Nedeniyle Meydana Gelen Hasar Durumu ve Bu Hasar Sebebiyle 2. El Piyasa Değeri Yeterince İrdelenmediğinden Rapor Hüküm Temaya Elverişli Olmadığı Gibi Araç Hasarı Konusunda Ne Şekilde Uzmanlığı Bulunduğu Anlaşılamayan Sigortacı Bilirkişiden Rapor Aldırılamayacağı )
ARAÇ HASARI ( Tazminat Davası – Aracın Önceki Kaza Nedeniyle Meydana Gelen Hasar Durumu ve Bu Hasar Sebebiyle 2. El Piyasa Değeri Yeterince İrdelenmediğinden Rapor Hüküm Temaya Elverişli Olmadığı )
KASKO SİGORTASI ( Sigortalı Aracın Önceki Hasarının da Değerlendirilerek Aracın 2.El Piyasa Rayiç Değeri İle Sovtaj Değerinin Tespit Edildiği ve Gerekçeli Denetime Elverişli Dosyadaki Bilirkişi Raporunun Değerlendirildiği Bir Rapor Aldırılması Gerektiği )
1086/m.275
ÖZET: Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ilk kazadan sonra yapılan onarımla davalı şirkete kasko sigortası yapılmadan önce görülerek teminat altına alındığından onarımının gereken şekilde yapıldığı ancak değer kaybına da uğradığı kabul edilerek aracın 2. el piyasa değeri ve sovtaj değeri tespit edilmiş ise de, aracın önceki kaza nedeniyle meydana gelen hasar durumu ve bu hasar sebebiyle 2. el piyasa değeri yeterince irdelenmediğinden rapor hüküm temaya elverişli olmadığı gibi araç hasarı konusunda ne şekilde uzmanlığı bulunduğu anlaşılamayan sigortacı bilirkişiden rapor aldırılması da doğru görülmemiştir.
Mahkemece İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü fen heyetinden seçilecek uzman makine mühendisi bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamı ve sigortalı aracın önceki hasarının da değerlendirilerek aracın 2.el piyasa rayiç değeri ile sovtaj değerinin tespit edildiği, gerekçeli denetime elverişli dosyadaki bilirkişi raporunun değerlendirildiği bir rapor aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
DAVA: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR: Davacı vekili, davalı şirkete kasko sigortalı müvekkiline ait aracın tek taraflı trafik kazasında hasarlandığını, ekspertiz raporunda 28.856 TL tutarında hasar tespit edildiğini, müvekkilince aracın olay yerinden servise çektirilmesi için 500 TL ödendiğini, davalının ihbara rağmen hasar bedelini ödememesi nedeniyle toplam 29.356 TL asıl alacak üzerinden Adıyaman 2. İcra müdürlüğünün 2006/1435 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının ödeme emrinin tebliğinden sonra icra dosyasına 11.000 TL asıl alacak ve ferilerini ödediğini, bakiye kısma itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacıya ait aracın öncesinde de pert olacak şekilde hasarlandığını, davacının aracı müvekkili şirketten hasarlı olarak satın alan 3 kişiden satın aldığını, davaya konu kaza nedeniyle de aracın pertinin uygun görüldüğünü ancak önceki kaza nedeniyle piyasa rayicinin düştüğünü müvekkili tarafından bu hususlar gözetilerek aracın piyasa rayicinin ve sovtaj bedelinin tespit edildiğini, araç davacıda kaldığından bakiye 11.000 TL’nin ödenerek sorumluluklarının yerine getirildiğini, davacının talebinin fahiş olduğunu, alacak likit olmadığından inkar tazminatına karar verilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının Adıyaman 2. İcra Müdürlüğünün 2006/1435 sayılı dosyasına yönelik itirazının 9.500 TL asıl alacak yönünden iptali ile bu alacağa takip tarihinden işleyecek yasal faizi oranı üzerinden takibin devamına, şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı F. D. vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının, davalı Axa Sigorta A.Ş vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı Axa Sigorta A.Ş vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, kasko sigortası sözleşmesine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının 3.3.1.2 maddesi uyarınca, onarım masrafları, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır. Aracın tam ziyana uğraması halinde sigortacının azami sorumluluk haddini geçmemek üzere, hasar anındaki gerçek değeri ödenir. HUMK. nun 275. maddesi hükmü uyarınca “Mahkemece, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.”
Davacıya ait araç öncesinde 3. kişi adına trafikte kayıtlı iken 10.6.2005 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucu ağır hasarlı sayılarak pert total işlemi uygulanmış, araç hasarlı olarak satın alan dava dışı Ö. F. Y.’dan davacı F. D. satın alarak aracı tamir ettirmiş ve bilahare 20.11.2005 tarihinde davaya konu kaza nedeniyle yine perti uygun görülecek şekilde hasarlanmıştır. Davacı aracı 15.3.2005 tarihinde trafiğe çıkarılan 2005 model Mondeo otomobildir. Önceki riziko nedeniyle düzenlenen hasar dosyası getirilmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ilk kazadan sonra yapılan onarımla davalı şirkete kasko sigortası yapılmadan önce görülerek 50.000 TL üzerinden teminat altına alındığından onarımının gereken şekilde yapıldığı ancak değer kaybına da uğradığı kabul edilerek aracın 2. el piyasa değeri ve sovtaj değeri tespit edilmiş ise de, aracın önceki kaza nedeniyle meydana gelen hasar durumu ve bu hasar sebebiyle 2. el piyasa değeri yeterince irdelenmediğinden rapor hüküm temaya elverişli olmadığı gibi araç hasarı konusunda ne şekilde uzmanlığı bulunduğu anlaşılamayan sigortacı bilirkişiden rapor aldırılması da doğru görülmemiştir.
Bu durumda mahkemece İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü fen heyetinden seçilecek uzman makine mühendisi bilirkişi kurulundan tüm dosya kapsamı ve sigortalı aracın önceki ( 10.6.2005 tarihli kaza sebebiyle oluşan ) hasarının da değerlendirilerek aracın 2.el piyasa rayiç değeri ile sovtaj değerinin tespit edildiği, gerekçeli denetime elverişli dosyadaki bilirkişi raporunun değerlendirildiği bir rapor aldırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı Axa Sigorta A.Ş vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Axa Sigorta A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 111, 35.-TL fazla alınan peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı sigorta şirketine geri verilmesine, 03.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.
T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/15090
K. 2005/11955
T. 10.11.2005
TRAFİK KAZASI ( Araç Hasarı Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat – Davalıların Kusuru ve Yola Aniden Çıkan Başıboş Hayvanın Olaya Etkisinin Karşılığı Olarak Hesaplanan Maddi Tazminatın Davalılardan Tahsiline Karar Verilmesi Gerektiği )
ARAÇ HASARI NEDENİYLE MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT ( Davalıların Kusuru ve Yola Aniden Çıkan Başıboş Hayvanın Olaya Etkisinin Karşılığı Olarak Hesaplanan Maddi Tazminatın Davalılardan Tahsiline Karar Verilmesi Gerektiği )
YOLA ANİDEN ÇIKAN BAŞIBOŞ HAYVANIN OLAYA ETKİSİ ( Zararın Tamamının Karşı Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Davalılardan Alınmasına Engel Olmadığı )
ZARARIN TAMAMININ TAHSİLİ ( Trafik Kazasından Doğan Araç Hasarı Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat – Zararın Tamamının Karşı Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Davalılardan Alınmasına Engel Olmadığı )
818/m.41
ÖZET: Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde zararının tamamını davalılardan istediğine göre yola aniden çıkan başıboş hayvanın olaya etkisi zararın tamamının -davacı sürücüsünün kusuru dışında kalan kısım için- karşı aracın işleteni ve sürücüsü davalılardan alınmasına engel değildir. Şu durumda davalıların kusuru ve yola aniden çıkan başıboş hayvanın olaya etkisinin karşılığı olarak hesaplanan maddi tazminatın ( 7/8 )’inin davalılardan tahsiline karar verilmelidir.
DAVA: Davacı Bahar Koçer vekili Avukat Sedat Marmaralı tarafından, davalılar SSK Genel Müdürlüğü ve Abdurrahman Ergün aleyhine 24.2.1999 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminatın kısmen kabulüne, manevi tazminatın reddine dair verilen 2.12.2002 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan SSK vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
KARAR: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının temyizi yönünden;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece maddi tazminat kısmen kabul edilmiş, manevi tazminat reddedilmiştir. Kararı davacı ile davalılardan çarpan aracın işleteni SSK Genel Müdürlüğü temyiz etmişlerdir.
Davacı dava dilekçesinde davalının kusurlu olduğunu belirterek zararın tamamının davacının aracına çarpan ambulansın işleteni ve sürücüsü olan davalılardan tahsilini istemiştir. Ancak davacı dava dilekçesinde davalının tam kusurlu olduğunu iddia etmiştir. Dosyada alınan bilirkişi raporlarına göre olayda davacı aracını kullanan dava dışı sürücü 1/8, davalı sürücü 2/8 ve yola aniden çıkan başıboş hayvana 5/8 kusur verilmiştir. Mahkemece davalıların ( 2/8 ) kusuruna göre tazminata hükmedilmiştir. Ne var ki, davacı dava dilekçesinde zararının tamamını davalılardan istediğine göre yola aniden çıkan başıboş hayvanın olaya etkisi zararın tamamının -davacı sürücüsünün kusuru dışında kalan kısım için- karşı aracın işleteni ve sürücüsü davalılardan alınmasına engel değildir. Şu durumda davalıların kusuru ve yola aniden çıkan başıboş hayvanın olaya etkisinin karşılığı olarak hesaplanan maddi tazminatın ( 7/8 )’inin davalılardan tahsiline karar verilmelidir.
Anılan yön gözetilmeden davalıların yalnızca ( 2/8 ) oranında sorumlu tutulmaları usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davalı SSK Genel Müdürlüğünün temyizi yönünden; dosyadaki delillere göre davalı aracı -ambulans- Şeker Sigorta tarafından sigortalanmıştır ve davalı aracı sigortasınca davacıya 500.000.000 TL ödemede bulunmuştur. Mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda tazminat hesabında sigorta ödemesi dikkate alınmamıştır.
Şu durumda tazminat hesabında davalı aracının sigortasından yapılan ödemenin dikkate alınarak hesaplanacak miktardan indirilmesi gerekir.
Anılan yön gözetilmeden verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın ( 2 ) nolu bentte gösterilen nedenle davacı yararına, ( 3 ) nolu bentte gösterilen nedenle davalı yararına BOZULMASINA, tarafların öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine ve temyiz eden davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 10.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/11129
K. 2011/15029
T. 10.10.2011
ARAÇ KİRALAMA SÖZLEŞMESİ ( Kötü Kullanım Sebebiyle Araç Hasarı Nedeniyle Tazminat – Davalının Aracı Kullanım Süresi ve Araçta Oluşan Arızanın Boyutu Dikkate Alınarak Müterafik Kusurun da Değerlendirilmesi Suretiyle Oluşacak Sonuca Göre Karar Verileceği )
KÖTÜ KULLANIM SEBEBİYLE ARAÇ HASARI NEDENİYLE TAZMİNAT ( Araç Kiralama Sözleşmesi – Davalının Aracı Kullanım Süresi ve Araçta Oluşan Arızanın Boyutu Dikkate Alınarak Müterafik Kusurun da Değerlendirilmesi Suretiyle Karar Verileceği )
MÜTERAFIK KUSUR ( Araç Kiralama Sözleşmesi/Kötü Kullanım Sebebiyle Araç Hasarı Nedeniyle Tazminat – Araçta Oluşan Arızanın Boyutu Dikkate Alınarak Müterafik Kusurun da Değerlendirilmesi Suretiyle Oluşacak Sonuca Göre Karar Verileceği )
ARAÇ HASARI NEDENİYLE TAZMİNAT ( Araç Kiralama Sözleşmesi/Kötü Kullanım Sebebiyle – Davalının Aracı Kullanım Süresi ve Araçta Oluşan Arızanın Boyutu Dikkate Alınarak Müterafik Kusurun da Değerlendirilmesi Suretiyle Karar Verileceği )
818/m.43,44,98/2
ÖZET: Dava araç kiralama sözleşmesinden doğan ve kötü kullanım sebebiyle araçta hasar meydana geldiği ileri sürülerek fazlaya dair hakların saklı tutularak tazminatın tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Taraflar arasında “rent a car” sözleşmesinin bulunduğu tartışmasızdır. Aracı kullanmak için teslim alan davalının seyir halindeyken aracın yağ lambasının yandığı, davalının motor yağı koyduğu, bir süre sonra ise araç motorundan sesler gelmeye başladığı, davalının Cumhuriyet Savcılığındaki ifadesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının aracı kullanım süresi ve araçta oluşan arızanın boyutu dikkate alınarak, B.K.nun 98/2. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 43 ve 44. maddeleri uyarınca müterafik kusurunda değerlendirilmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
DAVA: Dava dilekçesinde 4.225 TL tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR: Dava dilekçesinde; davacının araç kiralama işi yaptığı, 22.11.2009 tarihinde davalının … … … plakalı aracı kiraladığı, ancak kötü kullanımı sebebiyle araçta hasar meydana geldiği ileri sürülerek fazlaya dair hakların saklı tutularak 4.225,00 TL tazminatın tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
Taraflar arasında “rent a car” sözleşmesinin bulunduğu tartışmasızdır. Aracı kullanmak için teslim alan davalının seyir halindeyken aracın yağ lambasının yandığı, davalının motor yağı koyduğu, bir süre sonra ise araç motorundan sesler gelmeye başladığı, davalının Cumhuriyet Savcılığındaki 26.11.2009 tarihli ifadesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının aracı kullanım süresi ve araçta oluşan arızanın boyutu dikkate alınarak, B.K.nun 98/2. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 43 ve 44. maddeleri uyarınca müterafik kusurunda değerlendirilmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 10.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/8138
K. 2011/8421
T. 29.9.2011
TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT (Tazminatın Sınırı Onun Amacına Göre Belirlenmesi Gerektiği – Yaralanmanın Ağırlığı Tarafların Ekonomik ve Sosyal Durumu Gibi Nedenler Dikkate Alınarak Hükmedileceği)
MANEVİ TAZMİNAT (Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat -Yaralanmanın Ağırlığı Tarafların Ekonomik ve Sosyal Durumu Gibi Nedenler Dikkate Alınarak Hükmedileceği)
ARAÇ HASARINA DAİR MADDİ TAZMİNAT İSTEMİ ( Sigorta Şirketi Tarafından Dava Açıldıktan Sonra Ödeme Yapılması Sebebiyle Konusuz Kaldığı – Bu Konuda Karar Verilmemesinin İsabetsizliği )
YARGILAMA GİDERLERİ (Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat – Davanın Konusuz Kalması Halinde Mahkemenin Yargılamaya Devam Ederek Dava Açıldığı Tarihte Hangi Tarafın Haksız Olduğunu Tespit Edip O Taraf Aleyhine Karar Verileceği)
DAVANIN KONUSUZ KALMASI ( Halinde Mahkemenin Yargılamaya Devam Ederek Dava Açıldığı Tarihte Hangi Tarafın Haksız Olduğunu Tespit Edip O Taraf Aleyhine Yargılama Giderleri ve Vekalet Ücretine Karar Verileceği – Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat )
818/m.41,47
ÖZET: Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Dava konusu olayda yaralanmanın ağırlığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumu gibi nedenler karşısında davacı için takdir edilen manevi tazminat miktarı adalete uygun düşmemiştir. Bu itibarla, daha uygun bir düzeyde bir tazminat miktarına hükmedilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
Araç hasarına dair maddi tazminat istemi, sigorta şirketi tarafından dava açıldıktan sonra ödeme yapılması sebebiyle konusuz kalmış ve bu konuda karar verilmemiştir. Davanın konusuz kalması halinde, mahkemenin yargılamaya devam ederek, dava açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğunu tespit edip o taraf aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine karar vermesi gerekir.
DAVA: Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde, davacı vekili ve davalı R. T. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR: Davacı vekili, davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın müvekkiline ait diğer davalı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesiyle sigortalanan araca çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ileri sürerek 13.600,00 TL maddi 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı R. T. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı sigorta vekili, davanın reddini istemiştir.
Davalı Z… Lojistik İnş. Nak. Taah. Emi. San. Tic. Ltd. Şti.’ne dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, araç hasarına dair istem konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davanın kısmen kabulü ile, 203,75 TL maddi ve 3.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı R. T. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata dair hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı R. T. vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-) Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. B.K.nun 47. maddesi hükmüne göre, Hakimin özel halleri göz önüne tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı ne tazminat ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna dair zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine, zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktadır. Aynı zamanda, ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu vardır. O halde, tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Dava konusu olayda yaralanmanın ağırlığı, tarafların ekonomik ve sosyal durumu gibi nedenler karşısında davacı için takdir edilen manevi tazminat miktarı adalete uygun düşmemiştir. Bu itibarla, daha uygun bir düzeyde bir tazminat miktarına hükmedilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
3-) Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, araç hasarına dair maddi tazminat istemi, sigorta şirketi tarafından dava açıldıktan sonra ödeme yapılması sebebiyle konusuz kalmış ve bu konuda karar verilmemiştir. Davanın konusuz kalması halinde, mahkemenin yargılamaya devam ederek, dava açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğunu tespit edip o taraf aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine karar vermesi gerekir. Davacı davayı açtığı tarihte haklı ve alacaklı olmasına göre lehine vekalet ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı R. T. vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı R. T. vekilinin, 3 numaralı bentte açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı R. T. ve davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davalı R. T.’e ve davacıya iadesine, 29.09.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/3479
K. 2001/3748
T. 17.5.2001
TAZMİNAT DAVASI ( Davacının Aracın Hasarının Giderilmesi Süresi İçinde Yapılacak Ulaşım Gideri ile Davadan Önce Aracın Hasarının Tesbiti İçin Yapılan Mahkeme Masraflarını da Talep Etmesine Rağmen Mahkemece bu Taleplere İlişkin Karar Verilmemesinin Doğru Olmadığı )
VEKALET ÜCRETİ ( Hüküm Fıkrasında Dava Açıldıktan Sonra Sigorta Şirketince Ödeme Yapıldığından Davacının Dava Açmakta Haksız Sayılmayacağından Bahsedilmesine Rağmen Davacı Aleyhine Verilmesinin Doğru Olmadığı )
ARACIN HASARININ TESPİTİ İÇİN YAPILAN MAHKEME MASRAFLARI ( Mahkemece bu Taleplere İlişkin Karar Verilmemesinin Doğru Olmadığı – Tazminat Davası )
ARAÇ HASARININ TAZMİNİ TALEBİ ( Davalı Aracın Birleşik Kasko Poliçesi ile Sigortacısı Olan Şirketin Poliçede Yer Alan İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası Teminatının Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Limiti Üstündeki Zararı Karşılayacağı Gözetilmeden Tüm Zarardan Sorumlu Tutulmasının Doğru Olmadığı )
1086/m.423,426
ÖZET: Davacı vekili dava dilekçesinde, aracın hasarının giderilmesi süresi içinde yapılacak ulaşım gideri ile davadan önce aracın hasarının tesbiti için yapılan mahkeme masraflarını da talep etmiş olmasına rağmen mahkemece bu taleplere ilişkin karar verilmemesi doğru olmadığı gibi hüküm fıkrasının A nolu bendinde “dava açıldıktan sonra sigorta şirketince ödeme yapıldığından davacının dava açmakta haksız sayılmayacağından” bahsedilmesine rağmen davacı aleyhine ücreti vekalete hükmedilmesinde de isabet görülmemiştir.
DAVA: Taraflar arasındaki birleştirilen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılardan Özlem Onaran vekili ile davalılardan Selda Arslan, Mehmet Mert ve Anadolu Sigorta A.Ş. vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: 1- Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalılar Selda Arslan ve Mehmet Mert vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı Özlem Onaran vekilinin temyiz talebine gelince;
Davacı vekili dava dilekçesinde, aracın hasarının giderilmesi süresi içinde yapılacak ulaşım gideri ile davadan önce aracın hasarının tesbiti için yapılan mahkeme masraflarını da talep etmiş olmasına rağmen mahkemece bu taleplere ilişkin karar verilmemesi doğru olmadığı gibi hüküm fıkrasının A nolu bendinde “dava açıldıktan sonra sigorta şirketince ödeme yapıldığından davacının dava açmakta haksız sayılmayacağından” bahsedilmesine rağmen davacı aleyhine ücreti vekalete hükmedilmesinde de isabet görülmemiştir.
3- Davalı Anadolu Sigorta A.Ş’nin temyiz talebine gelince;
Adı geçen sigorta şirketinin davalı Mehmet Mert’in sahibi olduğu 35 EHA 50 plakalı Aracın Birleşik kasko poliçesi ile sigortacısı olup, poliçede yer alan ihtiyari Mali Mesuliyet Sigortası teminatının, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası limiti üstündeki zararı karşılayacağı gözetilmeden tüm zarardan adı geçen sigorta şirketinin sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda ( 1 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Selda Arslan ve Mehmet Mert’in temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı Özlem Onaran, ( 3 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Anadolu Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz taleplerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.5.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.