Yargıtay Kararı Alacak Davası
T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/6310
K. 2013/11555
T. 20.6.2013
DAVA: Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı erken açılan davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle bu istemin reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR: Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesi kapsamında davalının markası olan PTT Faturabank adı altında davalının hizmet sağlayıcısı internet sitesi üzerinden, müşterilerin fatura ödemeleri, dijital abonelikler, sigorta hizmetleri, otobüs ve tren biletleri satışı gibi hizmetlerin davacı tarafından gerçekleştirileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin toplamda davalıya 6.750 TL ödeme yaptığını, ancak PTT Konya Başmüdürlüğü tarafından müvekkiline gönderilen 4.6.2012 tarihli yazıda, işletmede asılı bulunan davalı markasını gösterir PTT ibaresinin kaldırılmasının istendiğini, böylelikle bayilik alınan davalıyla PTT kurumunun bir ilgisinin olmadığının ve davalının dürüstlük kuralına aykırı davrandığının anlaşıldığını, durumun davalıya ihtaren bildirildiğini, davalıdan alınan bayilik hizmetinin ayıplı olduğunu, bu sebeple müvekkilinin sözleşmeden tek taraflı dönme hakkını kullandığını iddia ederek davalıdan alınan bilgisayar programının iadesine, davalıya teslim edilen bilgisayarın taraflarına verilmesine, davalıya ödenen 6.750 TL’nin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, müvekkili ile PTT arasındaki telif hakkına dair yargılama ve harici görüşmelerin sürmekte olup, anlaşmak üzere olduklarını, anlaşma tamamlandığında gerekli tabela ve isim değişikliğine yönelik işlemler yapılarak tüm bayilere bildirileceğini, PTT ile ilgili sorunların müvekkilini bağladığını, karşı yan için her hangi bir ayıp niteliği taşımadığını, müvekkilinin bayilik sözleşmesinden doğan tüm edimlerini yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece Konya PTT Başmüdürlüğü tarafından 4.6.2012 tarihinde davacıya gönderilen yazı kapsamında davacının davalıya ait tabelaları işyerinden kaldırması ve kullanamaması taraflar arasındaki sözleşmenin 24. maddesi kapsamında davalı tarafın sözleşmeyle davacıya karşı üstlendiği edimlerini idari makamların davranışı sebebiyle yerine getirmemesi sonucunu doğurmuş olup, bu husus davalı yönünden mücbir sebep teşkil ettiği, yanlar arasında imzalanan sözleşme hükümlerinin tarafları bağlayıcı olduğu, davacının sözleşmeyle davalının içinde bulunduğu mücbir sebep sebebiyle 90 takvim günü boyunca mücbir sebebin ortadan kalkması hususunda bekleme yükümlülüğü altına girmiş olması sebebiyle bu süre dolmadan sözleşmeyi fesih hakkını kullanması yerinde olmayıp, sözleşmeyle belirlenen süreden ve prosedürden önce bu davanın açılmış olması erken açılmış bir dava niteliğinde olduğu gerekçesiyle erken açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dışı PTT Genel Müdürlüğünün kendisinden izin alınmadan dava dışı işyerinde bulunan PTT amblemli levhayı indirtmesi olayının taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 24. maddesinde öngörülen mücbir sebepler arasında kabul edilmesi isabetsizdir. Bu durumda mahkemece davacının, davaya konu sözleşmeyi fesihte haklı olup olmadığı ve ödediğini geri isteyip isteyemeyeceği üzerinde durulup, iddia ve savunma çerçevesinde ayrıntılı şekilde araştırma ve inceleme yapılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istenmesi halinde iadesine, 20.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.