Yargıtay Kararı – Tahliye Davası (Alacak Sebebiyle)
T.C
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/10608
K. 2014/1003
T. 28.1.2014
KAVRAMLAR
Tahliye Davası
Kira Alacağı
Kira Sebebiyle Alacak Davası
Cezai Şart
Fuzuli İşgal
Müdahalenin Meni
DAVA: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak ve tahliye davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davalı vekili Av. Ö. A. A. ve davacı vekili Av. G. M. geldiler. Hazır bulunanların sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
KARAR: Dava, süre bitimi sebebiyle fuzuli işgal sebebiyle vaki müdahalenin meni ve tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, Üniversitenin Beytepe kampüsü Pembe Köşk Yanında bulunan kantin ve kafeterya tesislerinin 2886 Sayılı Kanunun 51 maddesine göre kiraya verildiğini, kira sözleşme süresinin 22.9.2007 tarihinde sona erdiği halde kiracının tahliye etmediğini, 28.9.2007 tarihinde 2886 Sayılı kanunun 75/4 maddesine göre Çankaya Kaymakamlığından kiralananın tahliyesinin istendiğini, Kaymakamlıkça önce tahliye için karar verip kararın kiracıya tebliğ edildiğini, kiracının itirazı üzerine verilen tahliye kararının adlı makamlarca çözümlenmesini gerektiğini bildirince işlemin iptali için Ankara İdare mahkemesinin 2008/30 Sayılı dosyasında açılan davada tahliyenin kabul edildiği ve tahliyeye karar verilmesine rağmen bu kararın Danıştay 10. Dairesinin 2009/129 Sayılı yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi üzerine davalının yeniden kiralanana yerleştiğini, davalının Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/491 E.sayılı dosyasında açtığı muarazaanın meni davasının reddedilerek kesinleştiğini belirterek işgal ve müdahalenin önlenmesi ve yıllık kira bedeli 22.440. TL’nin %2’si olan günlük 448.80 TL’den hesaplanacak cezanın yasal faiziyle birlikte tahsilini istemiştir. Davalı vekili ise davaya konu yerin 6570 Sayılı yasaya tabi olduğunu, 2886 sayılı kanunu 75. maddesinin uygulama yerinin bulunmadığını, kira sözleşmesinin 6570 sayılı kanun 11. maddesi gereğince kendiliğinden yenilendiğini, tahliye davalarının 6570 sayılı kanunun 7 maddelerinden birine dayanması gerektiğini davanın süresinde açılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Hükme esas alınan 15.6.1999 başlangıç tarihli ve 7 yıl 9 ay süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede “kiralanan Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü Beytepe kafeterya (pembe köşk yeri) avan projesine uygun kantin ve kafeterya tesisleri, (kiracı) tarafından inşa edilerek oluşacak tesisler” olarak belirtilmiştir. Sözleşmenin 12 maddesinde de inşaat süresinin 4 ay olduğunu ve inşaat süresinin 1.12.1999 tarihini geçmeyeceği kabul edilmiştir. Kira sözleşmesinde kiralanan arsa olarak kiraya verilmiş ise de kiralayan tarafından üzerine tesis yapılmasına izin verildiği ve yapılan tesislerle birlikte kiralanacağı belirtildiğine göre kiralananın genel hükümlere tabi olmayıp konut ve çatılı işyeri kiraları (6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkındaki Kanun Hükümleri) hükümlerine tabi bulunduğu anlaşılmaktadır.
Kiralanan genel hükümlere tabi olmadığından süre bitimiyle kira sözleşmesi sona ermez. Konut ve çatılı iş yerleri kira sözleşmesi T.B.K.nun 347/1 (6570 sayılı kanunun 11 maddesi gereğince) aynı şartlarda birer yıl uzamış sayılır. Bu sebeple konut ve çatılı iş yeri kiralarının tahliyesi için T.B.K.belirtilen (6570 sayılı kanunun 7 maddesindeki) nedenlere dayanılarak davanın açılması gerekir.
Öte yandan 2886 sayılı kanunu 75 maddesine göre” Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İl Özel İdareleri ve Belediyeler 2886 Sayılı Kanun uyarınca kiraya verdikleri taşınmazlarını, kira süresi sonunda, işgal ne kadar süre devam ederse etsin kiralananın 6570 Sayılı Yasaya ya da Borçlar Kanununa tabi olup olmadığına bakılmaksızın her zaman gerek mahkemeden gerekse mülkiye amirinden tahliyesini isteyebilirler. Ancak; Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İl Özel İdareleri ve Belediyeler dışında diğer kuruluşlar (somut olayda davalı Üniversite) taşınmazı 2886 Sayılı Kanun uyarınca kiraya vermiş olsa bile anılan Kanunun 75. maddesine dayanarak taşınmazın tahliyesini sağlayamazlar. Açıklanan sebeplerle kiralanan musakkaf nitelikte olup konut ve çatılı iş yerleri hükümlerine tabi olduğuna, kira sözleşmesinin yıldan yıla yenilendiğine ve T.B.K.nun da belirtilen tahliye sebeplerinden birine de dayanılmadığına, kiralananın 2886 Sayılı Kanunun 75. maddesi uyarınca tahliyesi istenemeyeceğine göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 Sayılı H.M.K.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek H.U.M.K.nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına takdir olunan 1100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, istenmesi halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.1.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.